Makineler oluşturuyoruz içimizde
çarklarıyla bizi parçalayan
bizim yaptığımız şey bile yetiyor bizi
parçalamaya
çünkü asıl önemli olan bir şey var
biz parçalanmayı zevk biliyoruz.
ksek topuklu binalardan atlıyoruz senle
Ayaklarımız kanat çırpıyor ama nafile Çakılıyoruz buğday kokan tarlalara İstifa ederiyoruz nazik davranışlarımızdan, sarmaşık otlar biriktiriyoruz beynimizde dikenli Düşündükçe ağırtıyor kafamızı Ağlamak çare olmuyor. Sonra bir rüzgar çıkıyor uçuruyor bizi topraklarda en sevdiğimiz cam kırılışları bunlar biliyorum.

Yıldızlı bir gecede tekrardan seni seviyorum.Sisofos taş taşımayı bırakıp oturuyor. İsa çarmıktan inip ellerini sirkeleyip aynı görevi gördüğü sisofosun yanına oturuyor sigara yakıyorlar bir kölelinin özgürlüğüne kavuştuğu anı hatırlatıyor bana evren bir an yörüngesinden saşıp ters dönüyor insanların başı dönüyor. Senin neden başın dönmüyor neyin tılsımı bu yok oluşa mı girdin yoksa, evet benim dünyamda öyle oldun yok oluştasın şuan bu seni rahatsız etmiyor biliyorum...
Dıştan buğulanmış otobüs camını içten elimle silmem, gibi amaçsız bir iş yapıyorum seni sevmekle...

Popüler Yayınlar

Dediği gibi...

Yazı , edebiyat, sinema vs gibi entelektüel uğraşlarla uğraştığım günden beri kendimle ve arkadaşlarımla konuştuğumda hep kendi olmak konusu...